Koronavirüs nedeniyle cirolarında düşüş yaşayan markaların zarardaki mağazalarını kapatmak istemesi, AVM’leri farklı arayışlara itti. AVM yönetimleri bünyelerinden çıkmak isteyen markalara ‘bayiniz olayım, çıkmayın’ teklifi yapıyor.
Koronavirüs pandemisi nedeniyle satışlarında tarihi düşük seviyeleri görmelerine karşın giderleri büyük oranda sabit kalan markalar, çıkmak istedikleri AVM’lerden ‘bayiniz olalım, kalın’ teklifi almaya başladı. Doluluk oranı düşük AVM’lerde söz konusu uygulamanın çok daha yaygın olduğu belirtiliyor. Geride bıraktığımız yıl uzun süre kapalı kalan AVM’lerin cirosu, 2019’a göre yüzde 30 düştü. Sektöre göre değişmekle birlikte en sert düşüş ise hazır giyim markalarında görüldü. Birleşmiş Markalar Derneği’ne (BMD) göre market, elektronik ve mobilya gibi sınırlı birkaç kategori dışında perakende ciroları ortalamada 2019’un yüzde 60’ına ancak ulaşabildi. Birçok AVM kiralarda indirim desteğinde bulunsa da özellikle lüks markaları bünyesinde bulunduran büyük AVM’lerde desteğin sınırlı gerçekleşmesi ve açıklanmayan ortak giderler markaları zor durumda bıraktı.
Ortak giderlerin satışlarına oranı yüzde 10’lara ulaşan markalardan kimisi bu nedenlerle özellikle doluluk oranı düşük AVM’lere gelen talepler doğrultusunda bayilik vermeye başladı. Söz konusu uygulama ile AVM’ler bir anlamda kendilerinin kiracısı oldu.
7 ayda 7 bayilik verdi
AVM’lerde 160 adet mağazası bulunan Orka Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, son 7-8 ayda yurtiçi ve yurtdışında 7 AVM’ye bayilik verdiklerini açıkladı. Bu durumun yaygınlaşan bir trend haline geldiğini ifade eden Orakçıoğlu, “AVM yatırımcısı yatırımını yapmış ama içine marka koyamıyor. Oranın enerjisini artıracak marka istiyor. Bizim gibi markalara geliyorlar. Bizim koşullarımız da kolay değil. Bu şartları yerine getiren AVM’lere bayilik verdik ve bu durum yaygınlaşan bir trend haline geliyor” diye konuştu. AVM ve cadde mağazalarında satışlar düşerken, online tarafta ise hızlı bir artış trendi söz konusu. Online satışa yoğunlaşan markaların bu alana yatırımları da her geçen gün artıyor. Bünyesinde 400’ün üzerinde markayı bulunduran BMD’nin son yaptığı ankete göre, dernek üyelerinin önemli bir kısmının 2020 yılında toplam cirolarında e-ticaretin payı yüzde 21’e kadar ulaştı. Pandemi öncesinde bu oran yüzde 8 bile değildi.
Tehlike büyüyor
Sektör temsilcileri de son dönemde birçok AVM’nin markalarını kaybetmemek ve doluluk oranlarını artırmak için benzer yöntemlere başvurduğunu belirtti. İsmini vermek istemeyen bir AVM yöneticisi, “Birçok AVM’nin kendi bünyesinde 5-6 adet mağazası bulunuyor. İstanbul’da yatırımcı profili nedeni ile söz konusu uygulama zor olsa da Anadolu’da ve doluluk oranı düşük AVM’lerde oldukça yaygın. Marka kaybetmemek ya da doluluk oranındaki düşüşü durdurmak için uygulanan bu yöntem çok da mantıksız değil. AVM’ler kendilerinin kiracısı oluyor” diye konuştu. Önümüzdeki dönemde AVM’lerdeki doluluk oranındaki düşüşün en büyük sorunlar arasında yer alması bekleniyor.
‘Perakendecinin tadı yok, işbirliği şart’
AYD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Alkaş Yönetim Kurulu Başkanı Avi Alkaş, herkesin kendi işini yapmasının önemine dikkat çekti. AVM’lerin en önemli sorununun doluluk oranlarının düşmesi olduğunu anlatan Alkaş, “Dayanışma ile AVM’ler daha ışıldar, daha parlak düzeye gelebilir. Boşalma başladığı zaman bu durum yandaki mağazanın da cirosunu etkiliyor. Dolayısıyla mal sahipleri de kiracılarını yaşatabilmek için her türlü desteği ortaya koymaya çalışıyor” dedi. Bayilik konusunda ise Alkaş, şu ifadeleri kullandı: “Her iş farklı uzmanlıklar gerektiriyor. Her AVM iyi bir perakendeci, her perakendeci de iyi bir AVM’ci olamaz. AVM’ler için bundan sonraki dönemde yönetimsel konu daha fazla öne çıkacak. Doğru yönetilebilen AVM aynen doğru perakendecilik yönetiminde olacağı gibi giderek daha fazla önem kazanacak. Mağazalarının yüzde 60-70’i açık olmayan bir AVM’nin yaşamını sürdürmesi çok zor. Bulaşıcılık günün konusu. Mağaza boşalmaya başlarsa zincirleme çözülme gerçekleşir. Bunun çaresi aranıyor. Bunun için mal sahipleri ile perakendeciler kafa kafaya verip ne yapabileceklerine bakıyor. E-ticaretin de giderek alan kazanmaya başladığını göz önüne alırsak perakendecilerin bu ara tadı yok.”